”Ockham’ın Usturası” Değerlendirmesi
Açıklama
Basit olanı açıklamak yahutta mes’eleyi basitçe açıklamak iki farklı mefhumdur. Filozofun dikkat çekmeye çalıştığı nokta, zoru da müsbet ve sade şekilde anlatabilme kabiliyetidir. Bu kabiliyet, zannımızca tam manasıyla yeterli ve yerinde değildir lakin çapında bir fikirdir. Ockham’a göre; mes’elelere pek satıh sûrette bakmak lazım gelmekte ve enfüsi fikri çöpe atmaya yeltenilmektedir. Âfaki ve alemşümul ilimler için bir nebze söylediklerinde haklılık olsa da (kanaatimizce burada da hata var olmasına rağmen ihtimal payı veriyoruz) doğru değildir.
Hayata tefekkürle bakan her şahsiyet için Ockham’ın sözleri, âmâk-ı hayale aykırı olması münasebetiyle fikre sınırlar koymuş bulunmaktadır. Bu sınırlar basit cümlelere yer verebilir fakat idrak ve ufku da aynı zamanda köreltmektedir. Her silsileli fikir zinciri, zihinde kuvvet barındırır. Akıl etmeye sevk eder. Bu olaya misal verecek olursak; karşınızda iki adet şiir olsa ve bu şiirlerden birisi muntazam yazılmış divan edebiyatının vezinlerinden birinin anlatımıyla bulunsa diğeri ise basit ve serbest şekilde yazılmış olarak önünüzde dursa… Evet ikiside Ockham’a göre şiirdir. Hatta sadece yazıdır. Bu basitlik anlayışı hem yersiz hem de zihin için düşmandır. Bir diğer misal ise; Ockham; basitliğin hataya az yer vereceğini dile getirmektedir. İki adet ev görseniz birisi tek katlı gecekondu olarak tabir edilen bir ev, diğeri ise villa tipinde ve öbürüne kıyasla daha lüks bir yer olsa. Ockham, gecekondu olan yerin daha az hatayla yapıldığını iddia ediyor olacaktır. Zira emek daha azdır. Halbuki emeği daha yüksek olan villa tipindeki evin konforu ötekinden çok daha ileridedir. Buradaki evleri gecekondu olanını basit olana, villa tipini ise silsileli fikirlere benzetebilirsiniz. Basitçe açıklamak anlattığımız ve verdiğimiz misallere nazaran zannımızca doğru değildir.